“Yollar yürümekle aşınmaz” demişti böyük devlet adamı. Bizimkiler de hep yürüyor…
Dağ, bayır, dere kenarı, ova…
*
Oysa, yönetmeliklerinde; kent yaşamında, kent vizyonunun ve hemşerilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım, yönetişim ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmek var!...
*
Neden mi söz ediyorum?
Devrek Kent Konseyi'nden…
-Hesap sorma ve hesap verme!...
*
Bunlar Belediye Başkanına hesap sorabilir mi?
Kaymakama ya da herhangi bir daire müdürüne sorabilirler mi?
Soramazlar!...
Çünkü kurumun çoğu memur…
Nerede görülmüş memurun amirine soru sorması…
*
Mesela, çıkıp sorun belediye başkanına…
-Gerçi Devrek'te alan yokmuş(!) ya!..-
Siz bu Cumhuriyet Alanı, Eski Terminal Alanı'ndan memnun musunuz? Madem Cumhuriyet Alanı'na ağaç dikecektin de neden eski ağaçları kestiniz?, diye sorun!...
*
Haaa, yeri gelmişken halkımızı uyarayım…
Şehrin her yeri kazık doldu. Bu kazıklar plastikti, baş edemeyince demir kazığa çevriliyor.
Yanlışlıkla, plastik sanıp tekme atayım, araçla geçeyim üstünden derseniz, göreceğiniz var demektir…
Benden söylemesi…
*
Yürüyorlar…
Dere tepe… Spor yapıyorlarmış…
Oysa sporun yapıldığı başka yerler de var.
Kurulduğundan beri bir etkinliği olmadı.
Kentin hangi sorununa eğildiler?
Sorunsuz mu bu şehir elbette değil, ara, arka sokaklar araçlardan, çukurlardan geçilmiyor. Kültür mü?, O kültürsüz müdürün boynuna!...
Ömrünce 10 kitap okumamış, 10 şair tanımayan, 5 heykeltraş adı sayamayan, hiç sinemaya gitmemiş birisinden kültür müdürü olur mu?
-Semerci yaparsa, olur!...
*
Yürüyorlar!...
Kar kış…
Ne demişti böyük adam!...
-Yollar yürümekle aşınmaz.
